YAMANDERE KANYONU 01/07/2012 tarihinde,Yudosk doğa sporları kulübünden başkan Oğuz Baş,kaya tırmanışı eğitmeni Erhan Özğan,dağ bisikleti rehberi Recep Aslan ve bu raporu yazan ben dağcı Cengiz Özder; Yalova,Armutlu,Hayriye ve Kapaklı köyleri arasındaki Yamandere Kanyonunda keşif geçişi yaptık. Teknik Malzemeler: Kask,emniyet kemeri, 70 mt tam ip, 8li, HMS, kilitli karabina, perlonlar(dikişli ve dikişsiz) ve yardımcı ipler çekiç, sikke, su geçirmez çanta, GPS Kişisel malzemeler: Kırılmaz koruyucu gözlük,dizlik ve dirseklik(Voleybolcu,hentbolcu türü),bilek üzerinden bağcıklı kaymaz tabanlı bot, 3lt.su, boyunluk-buff(gün boyu ağzınıza burnunuza kaçan sinek ve polenler için) Açıklamalar: Yudosk doğa sporları kulübünün yeni rotalar açmak için yaptığı olağan keşif ekspedisyonları çerçevesinde, Armutlu ilçesi Hayriye ve Kapaklı köyleri arasındaki Yamandere(Camandere) kanyonu boydan boya(trans) geçişi için plan yapıldı. Parkur daha önce sporcu grupları tarafından geçilmemiş, pek bilinmeyen bir parkurdu. Google üzerine eklenen resimlerden ,meraklılarca üst mecrasına girildiği biliniyordu.(Kapaklı tarafından ise su bulunan havuzlara kadar köylüler tarafından tırmanılarak su boruları döşemesi çabası yapılmıştı!) Geçtiğimiz yıllarda bu yörede aksi yönde akan Çal deresi kanyonu boydan boya geçilmiş ve güzel bir yeni rota oluşturulmuştu.O keşifin başarılı olması ve kanyoncular için yeni bir parkur oluşması bize o parkurun yakınındaki başka bir kanyonu keşife yönlendirdi. Ayrıca bu kanyon İstanbul’un hemen yakınında ve yoğun yerleşim bölgelerinin dibindeydi. Geçişin öyküsü: 30 Haziran 2012 günü akşamı bölgeye gidilerek konaklandı.Bir gün önceden gidilmesinin sebebi kanyona mümkün olduğunca erken girmek düşüncesiydi. Ertesi sabah saat 8:00 civarı Fıstıklı köyü içinden yaylaya çıkan yol üzerinden bir araçla Hayriye köyü çıkışındaki başlangıç noktasına varıldı.Burada giysiler donanımlar giyildikten sonra, saat 9:00 civarı dereye inildi. Dağın kurak Güney yüzünde akan ve ani sağanaklar dışında çok ince akan bir dere üst mecrasında yürümesi kolay bir trekking parkuru gibiydi, küçük havuzların kenarlarından yan geçişler yapmak mümkündü. Derenin bitki örtüsü başya gürgen ve çınar olmak üzere,kenarlarda şimşir ve diğer maki türleri ile birlikte, bütün kanyon boyu devam edecek olan ve geçişi zorlaştırıp, kolları bacakları çizen yaban gülü sarmaşıklarıydı. Dere ne kadar küçük olsa da, iki yerde havuzlardan yüzerek geçtikten ve yola çıktığımızdan iki ve dört saat sonralarında yaklaşık yirmi ila 25 metre metre yüksekliğinde bir şelale duvarlarından ipli inişler yaptık. Duvarlar düzdü ve perlon bırakmamıza gerek bırakmayan halatı geçireceğimiz ağaçlar bulduk. Sonrasında ise parkur gittikçe zorlaştı, iki havuz ve bir şelale daha geçtikten sonra öğleden sonrası üç sularında 200 metre rakımda zor bir uçurumla karşılaştık. Bu noktada kanyon vadisi derinleşmekle birlikte, gevşek jeolojik kayaç yapısı yüzünden yukarıdan kopan dev kaya bloklarının vadi tabanını doldurmuş olduğı bölgelere geldik. Dere kayaların altında kaybolmuştu. Halatlı inişlerde kullanılacak ağaç bulamadığımız gibi, birbirinin üzerine düzensiz oturan kayalar yüzünden iniş noktamızı göremiyorduk. Bu durum 70 metre halatımızın bize 35 metre kullanım imkanı vermesi yüzünden bizi başta endişelendirdi. Ancak asıl zorluğu iniş parkurunun bir çizgi şeklinde düz olmayıp, zigzaglı olması ile yaşadık. İniş aralarında balkon denilen mağara ve boşluklara geldiğimizde, halata ani yük binişi ile birlikte isteğimizin dışında sağa sola ve aşağı düşüşler yaptık ve sakatlanma tehlikesi geçirdik(Duvar tırmanışı liderimizin bütün yönlendirmelerine rağmen, bazı riskli düşüşler kaçınılmaz olarak yaşandı!). Bu durumda kaskın ne kadar önemli bir koruyucu olduğu ortaya çıktı. Bu zorluklar ve tehlikeli geçişler, rakım düştükçe ve yorgunluğumuz arttıkça devamlı büyüdü. Halatlı inişlerde kullanılacak ağaçlar olmadığından, son perlonumuzu da çıkışa yakın bir noktada bıraktık(Toplam 4 perlon). Gün batımına doğru dere yatağından çıkıp, Kapaklı köyü bahçelerine girdik. Sonuç: Günün akşamında grup olarak konuyu değerlendirdik. Kanyonun sportif amaçlı geçişlere uygun olmadığı kanısına vardık. Bu kanyon insanın fiziki gücünü sınayan zorluğu dışında; yapısal olarak riskliydi. Kanyon jeolojik olarak oluşumunu tamamlamamış olduğundan, özellikle 200 metre rakımın altındaki bölümlerde deprem ve diğer doğa olayları ile gevşek yamaçlardan kopmuş kayalar ve molozlarla doluydu. Kayaçların rengi ve henüz aşınmamış olmaları, göçüklerin yeni ve sürekli olduğunu gösteriyordu. Ölçüm değerleri: Toplam 8.3 km Yürüme süresi 11 saat 15 dakika Başlangıç rakım 398 m Bitiş Kanyon çıkışı 52 m Sıcaklık 24-27 ‘ C Belli Başlı noktaların GPS Kayıtları: Guzel Kayalar N40 29.143 E28 58.576 Rakım 330 m Simge ve Ad 01.07.2012 10:45:33 Dik Kaya N40 28.781 E28 58.583 Rakım285 m Simge ve Ad 01.07.2012 12:47:11 Uçurum N40 28.273 E28 58.622 Rakım209 m Simge ve Ad 01.07.2012 15:12:24 Raporu Kaleme alan: Cengiz Özder(Yeni Ufuklar Doğa Sporları kulübü,lisanslı dağcı)


1: Yamandere kanyonu keşifi
Ver detalle


Lugares de interés (POIs) del Mapa

1: Yamandere kanyonu keşifi


Más sobre Yamandere kanyonu keşifi

Comentarios

comments powered by Disqus